Rekabet Kurumu’nun, e-pazaryeri platformlarına ilişkin yürüttüğü sektör incelemesi kapsamında hazırlanan “E-Pazaryeri Platformları Sektör İncelemesi Nihai Raporu” geçtiğimiz günlerde yayınlandı. Rapora göre, tüketicilerin %70,5’i internet alışverişi öncesinde ürün yorumlarını okuyor, ürün ve satıcı hakkında hiç yorum bulunmaması da alışverişi olumsuz etkiliyor.

Rekabet Kurumu tarafından hazırlanan “E-Pazaryeri Platformları Sektör İncelemesi Nihai Raporu” tamamlandı. Rapor kapsamında internetten alışveriş yapan tüketicilere yönelik 1860 tüketicinin katıldığı bir de anket gerçekleştirildi. Ankete göre tüketicilerin fiziki mağazalar yerine çevrim içi kanalları tercih etmesinin temelindeki en önemli motivasyon %60,7 ile “uygun fiyat” oldu. Bunu, %50,4 ile “zaman tasarrufu”, %45,6 ile “ürün çeşitliliği” izledi.
Tüketicilere çevrim içi alışveriş yapmalarını caydıran nedenler sorulduğunda ise katılımcıların %26,8’i ürünü deneyerek/görerek/dokunarak alma isteğini, %22,7’si iade güçlüğünü, %20,3’ü kişisel verileri paylaşma konusunda duyulan endişeyi, %20,2’si ise satıcılara güvenmeme ve aldatılma endişesini ifade etti.
Ürünü satın alma aşamasında hangi platformu tercih ettiği sorulan tüketicilerin %76,6’sı “e-pazaryerleri”, %14,6’sı “marka/firma internet sitesi”, %8,8’i ise “sosyal medya” yanıtını verdi. Buna göre, internet alışverişlerinde e-pazaryerleri öne çıkarken, e-pazaryeri platformlarının markanın internet sitesine göre tercih edilme nedenlerinin başında %54,6 ile “uygun fiyat” geliyor. Uygun fiyatı, %44,5 ile “ürün çeşitliliği”, %38,5 ile “bedava kargo”, %36,6 ile “pazar yerinin güvenilirliği ve bilinirliği” gerekçeleri takip ediyor. Ayrıca ankete katılanların %31,6’sı da tüketici yorumlarının çokluğu nedeniyle bu platformları tercih ettiğini belirtiyor.
Alışveriş öncesinde ürün yorumlarını “her zaman” ve “çoğu zaman” okuyanların toplam oranı %70,5 gibi oldukça yüksek bir düzeyde. Tüketicilerin yalnızca %2,4’ü ise alışveriş öncesinde e-pazaryerindeki yorumları okumadığını söylüyor. Tüketicilerin %53,3’ü çoğu zaman, %18’i de her zaman yorumlarını okudukları e-pazaryerinden ürün aldıklarını aktarıyor.
Ankette, ürüne ilişkin yorumların tüketicilerin alışveriş kararını etkileme derecesi de soruldu. Katılımcıların %46,2’si “çok etkiler”, %17,4’ü ise “etkiler” yanıtını verdi. Tüketicilerin %9’u ise yorumların alışveriş kararını etkilemeyeceğini ifade etti. Tüketicilerin %62,4’ü de ürün ve satıcı hakkında hiç yorum bulunmamasının da alışveriş kararını çok etkileyeceğine işaret etti.

En Düşük Fiyat Sıralamada da Etkili
Ürünle ilgili yapılan sorgulama neticesinde, arama sonuçlarında kaçıncı sayfaya kadar bakıldığı da araştırıldı. Tüketicilerin %28,4’ü sadece ilk ve ikinci sayfaya kadar baktığını aktardı.
Ankette, tüketicilerin ürün sorgulaması yaparken en çok kullandıkları sıralama kriterleri de soruldu. Buna göre, tüketicilerin %39,6’sı “en düşük fiyat”, %19,9’u “en çok satılan/beğenilen” kriterine göre sıralama yaptıklarını belirtirken, %16,9’u pazaryeri tarafından önerilen sıralamayı kullandığını belirtti. Tüketicilerin %15,2’si ise “en yüksek” fiyat kriterine göre arama yaptığını bildirdi.
Pazaryeri tarafından ilk gösterilen satıcı, tüketicilerin %33,3’ü tarafından her zaman veya sıklıkla tercih edilirken, %43,6’sı tarafından bazen tercih ediliyor.
Tüketici anketi bulgularına göre, bugüne kadar yapılan pazaryeri alışverişlerinde sorunla karşılaştıklarını dile getiren tüketicilerin %14,5’i ürünün geç ulaştığını, %12’si ise ürünün hasarlı teslim edildiğini belirtti.

Sahte Ürün Yorumları
Raporda, tüketici tercihlerini etkileyen en önemli unsurlar arasında gelen yorumlar konusunda da uyarılara yer veriliyor. Bu yorumlardan olumsuz olanlarının alt sıralara gizlendiği ya da sahte yorumların bulunabildiğine işaret ediliyor.

Tüketiciler, Verileriyle Ödeme Yapıyor
E-pazaryeri platformlarınca uygulanan sadakat programlarıyla tüketicilere, “puan/hediye paracık” veya “hediye çeki/kuponu” kazanıp ilgili pazaryerindeki alışverişlerde harcayabilme, indirimlerden öncelikli haberdar olabilme, bedava kargo imkanından yararlanabilme, müşteri hizmetlerinden öncelikli faydalanabilme gibi ayrıcalıklar veriliyor.
Sadakat programları, tüketicilerin alternatif aramaktan veya çoklu erişim tercihlerinden caymalarına neden olabiliyor.
Rapora göre, pazaryerleri, tüketicileri platformuna çekmek için bazı hizmetleri parasal bir bedel talep etmeden, yani “ücretsiz” sunma yoluna gidebiliyor. Ancak burada kullanılan “ücretsiz hizmet” ifadesi genel olarak yanıltıcı kabul ediliyor.
Platformlar, “ücretsiz” sundukları hizmetlerin karşılığını tüketici verileriyle temin ediyor. Dolayısıyla tüketiciler bu hizmetleri almanın karşılığında ücret ödemeseler de aslında verileriyle bir ödeme yapmış oluyor.

Tüketici Verileri, Bir Varlık Olarak Görülüyor
Platformlar bakımından tüketici verileri, parasal karşılığı bulunan bir varlık olarak görülüyor.
Platformlar, topladıkları tüketici verisi arttıkça hem onların tercihlerini daha doğru tahmin ederek pazarlama stratejilerini geliştiriyor hem de tüketicilere yönelik reklamları daha hedefli hale getirebiliyor. Böylece reklam verenlerin, ödeme yapma istekliliği artıyor.
Tüketiciler, parasal bir bedel alınmadan sunulan hizmetlerin cazibesine kapılıp verilerini paylaşma noktasında duyarlılıklarını kaybedebiliyor.
Pazaryerleri, tüketicilerden, ad ve soyadı, e-posta adresi, telefon numarası, adres bilgisi, doğum günü, tanışma, evlilik ve nişan yıl dönümü tarihleri, banka hesap, kredi kartı ile IBAN numarası, ses, arama, yazışma, sosyal medya yazışma ve şikâyet kayıtları, IP adresi, internet sitesi giriş çıkış, şifre, parola bilgileri, üyelik tarihi, alışveriş geçmişi, anket ve çerez (cookie) kayıtları temel olmak üzere oldukça geniş ve hatta genişletilebilecek bir yelpazede veri topluyor.

E-Pazaryeri Platformları Sektör İncelemesi Nihai Raporu’na ulaşmak için tıklayınız.