İnsan kaynakları gelişimi ve istihdam konusundaki çalışmalarıyla göz dolduran Kategori Mağazacılığı Derneği (KMD) aynı zamanda Perakende Teknolojileri Konferansı’yla da her yıl yerli çözüm ortakları ve teknoloji firmalarını perakende sektörüyle bir araya getirerek önemli bir platform oluşturuyor.
Dernek çalışmaları, projeleri, perakendenin geleceği ve TAMPF hakkında sorularımızı yanıtlayan KMD Yönetim Kurulu Başkanı Yenal Gökyıldırım, KMD’nin çalışmalarında sektörün önünü açacak gelişmeleri ilk elden üyeleriyle buluşturmayı hedeflediklerini ve verimli gelişmenin ve büyümenin en önemli anahtarlarından birinin teknoloji olduğunu her fırsatta vurguladıklarını belirtiyor.
Röportaj: Meltem Önder
KMD Yönetim Kurulu Başkanı Yenal Gökyıldırım, 1990 yılında Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü’nden mezun olduktan sonra yine bu üniversitede MBA yapmış. 14 yıl boyunca Philips Elektronik’in İstanbul, Dubai, Viyana, Amsterdam operasyonlarında yönetici olarak görev almasının ardından şirketin genel merkezinde Batı Avrupa ve Kuzey Amerika’dan Sorumlu Başkanlık görevini yürütmüş. 2011’de Türkiye’ye dönerek sırasıyla Doğan Online’da CEO ve LC Waikiki Mağazacılık’ta Genel Müdür olarak görev yapmış. MediaMarkt Türkiye’ye katılması ise 2015 yılına denk geliyor. 2018 yılında MediaMarktSaturn Perakende Grubu’nun global seviyedeki Grup İcra Kurulu Üyesi ve Doğu Bölgesi Operasyon Başkanı unvanlarını alarak Türkiye’nin yanı sıra MediaMarkt Yunanistan ve İsveç şirketlerinin de sorumluluğunu üstlenmiş. Yıldırım, bu göreve ek olarak, halen MediaMarkt Türkiye ile birlikte MediaMarkt Yunanistan’ın da İcra Kurulu Başkanı olarak çalışmaya devam ediyor.
KMD’nin çalışmaları ve projeleri hakkında bilgi verebilir misiniz?
Kategori Mağazacılığı Derneği, üye yapısı olarak çok çeşitli kategorileri barındırıyor. Çalışmalarımızı da bu çeşitlilikle besleyerek zenginleştirmeye ve hem üyelerimize hem de sektörümüze maksimum faydayı sağlamaya yönelik planlıyoruz. Derneğimizin en önemli faaliyetlerinin başında mevzuat çalışmaları geliyor. Sektörümüze dokunan her konudaki düzenlemeye müdahil olmaya, görüşlerimizi oluşturmaya ve gerekli makamlara iletmeye çalışıyoruz.
İnsan kaynakları gelişimi ve yeni istihdam yaratmaya yönelik çalışmalarımız da faaliyetlerimiz arasında önemli yer tutuyor. İSMEK ile hayata geçirdiğimiz “Perakende Okulu”, AB Erasmus+ hibesiyle hayata geçirilen “e-learn retail” uzaktan eğitim programı ve kariyer sitemiz “İŞ-PER”, bu çalışmalarımızdan bazıları. Sektörün geleceğine yönelik önemli bir yatırım olarak gördüğümüz PERAVOC Perakendede Mesleki Yeterlilik Belgelendirme Merkezi ise perakendeciliğin bir meslek olarak algılanması ve itibarının yükselmesi için attığımız en önemli adım. Şu anda Bilişim Teknolojileri alanında mesleklere yönelik verdiğimiz sertifikalar kısa süre içinde satış danışmanı ve kasiyer mesleklerinin de dahil edilmesiyle daha çok kişiyi ilgilendiriyor olacak. Mesleki sertifikaya sahip çalışanların çoğalması, meslek itibarını arttırırken bu sertifikalar çalışanlara ve işverenlere de önemli avantajlar sağlıyor.
KMD’nin sahiplendiği ana konuların başında, “teknolojiye yatırım” geliyor. Önümüzdeki dönemde, bu bağlamda ve genel olarak ne gibi projeleriniz ve iş birlikleriniz olacak?
Çalışmalarımızda, sektörümüzün önünü açacak gelişmeleri ilk elden üyelerimizle buluşturmayı hedefliyoruz. Verimli gelişmenin ve büyümenin en önemli anahtarlarından birinin teknoloji olduğunu her fırsatta vurguluyoruz. Burada dikkat edilmesi gereken nokta, doğru teknolojiye doğru çözüm ortağıyla birlikte yatırımın yapılması. İhtiyaçların doğru belirlenerek yatırım kararının alınması hem maliyetlerin kontrolü hem de verimlilik açısından büyük önem taşıyor. Bu konuda KMD olarak üyelerimize ve sektörümüze önemli bir katkıyı Perakende Teknolojileri Konferansı etkinliğimizle sağladığımızı düşünüyoruz.
KMD’nin her yıl düzenlediği ‘Perakende Teknolojileri Konferansı’ sadece kategori mağazacıları için değil, tüm perakende sektörü için büyük önem taşıyor. Bize konferans fikrinin nasıl ortaya çıktığından bahsedebilir misiniz? Ekim 2019’da gerçekleşecek konferansta bizi neler bekliyor?
Konferansımızın bu sene altıncısını düzenliyoruz. Bahsettiğim gibi, sektörün verimliliğinde teknoloji yatırımını önemli bir anahtar olarak gördüğümüzden, bu konuyu sahiplendik. Konferansa katılan misafirlerimizin, destekçilerimizin ve üyelerimizin olumlu tepkilerini gördükçe çok doğru bir iş yaptığımızı yürekten hissediyor ve gurur duyuyoruz.
Etkinliğin fikri, çözüm ortakları ile perakendecileri buluşturacak bir ortam yaratma düşüncesiyle doğdu. Özellikle yerli çözüm ortaklarının geliştirdiği ve uygulaması olan çözümleri, tüm sektörün dinleyeceği bir platformda bir araya getirmek istedik. İlk 3 yıl yarım gün olan etkinliğimiz, sonraki yıllarda tam gün olarak gerçekleşti. Gerek katılımın artması gerekse içeriğin zenginleşmesi Perakende Teknolojileri Konferansı’nı bu güçlü konumuna getirdi.
Konferansımızla eş zamanlı sürdürdüğümüz Perakende Teknolojileri Ödülleri de özellikle yerli çözüm ortaklarımızı, teknoloji firmalarını motive etme, ürünlerini ve seslerini daha çok duyurmalarına destek olma amacıyla başlattığımız bir program. Bu sene programa yeni bir kategori de ekleyerek, perakende şirketlerimizin kendi bünyelerinde geliştirdikleri çözümleri de ödüllendirmeyi hedefliyoruz.
Teknolojinin hızla geliştiği bu dünyada perakendenin geleceğini nasıl görüyorsunuz?
Perakende dünyası, teknolojinin de etkisiyle büyük bir dönüşüm geçiriyor. Artık müşteri beklentilerini önceden öngörerek ona yönelik çalışmalar yapmak ve müşteri memnuniyetini üst seviyede tutmak, olmazsa olmaz. Yeni nesil perakendede müşteri deneyiminin satın alma, karar verme, ödeme ve teslim yolculuğunda kanallar arası etkileşime açık olması ve bunun aynı kalitede temin edilebilmesi büyük önem taşıyor.
Buradaki kilit nokta ise omnichannel kavramı. OmniChannel, müşteriye ulaşan kanallar arasındaki deneyimin birbiriyle bağlanmış ve tüketiciye istediğin kanaldan istediğin hizmeti verebildiğin, yani birbiriyle entegre bir kavram. Yeni nesil perakendenin de en önemli noktası bu alan olacak. Biz de KMD olarak üyelerimizi bu konuda gelişmeye yönelik çalışmalar yapmaları konusunda destekliyor ve teşvik ediyoruz.
Türkiye Alışveriş Merkezleri ve Perakendeciler Federasyonu (TAMPF), ülkemizin çok önemli derneklerini bir çatı altında toplayan ve sektör açısından önemli bir organizasyon. Federasyonun çalışmalarını değerlendirebilir misiniz? Yeni yönetimden beklentileriniz neler?
TAMPF, ülke ekonomisinde çok önemli bir konuma sahip; 350 milyar TL cirosu olan bir sektörü temsil ediyor. Sektörün istihdamı ise 950 bin kişi seviyelerinde. Bu rakamlar, federasyonumuzun ne kadar güçlü ve etki alanının ne kadar geniş olduğunu gösteriyor. Yeni dönemde federasyonumuzun bu gücünü daha da hissettirmesini, sivil toplum kuruluşları arasındaki konumunu daha da sağlamlaştırmasını bekliyoruz. Perakende ile ilgili her türlü konuda ilk başvurulacak kurumun TAMPF olması gerektiği bilincinin kamuoyunda oluşması için bizler de üye dernekler olarak desteğimizi sürdüreceğiz.
Derneklerin ayrı ayrı çalışmalarının yanı sıra federasyon çatısı altında bir arada hareket ediyor olmalarının sektör ve ekonomi için önemi nedir?
Federasyonun en önemli faydası, temsiliyet gücünün artmasıyla sağlanıyor. Biz perakende dernekleri olarak kendi kategorilerimize özel konularımızı takip ederken, sektörün genelini ilgilendiren konulara dair çalışmalarımızı TAMPF nezdinde daha güçlü bir temsiliyetle sürdürebiliyoruz.
Kategori mağazacılığı açısından bakarsak sektörün durumu ve geleceği hakkındaki görüşlerinizi öğrenebilir miyiz?
2019 yılı zor ve sıkıntılı bir yıl olacağa benziyor. Her türlü kaynağımızı verimli kullanma, maliyetlerimizi kontrol altında tutma ve fiyat rekabetimizi koruma çabası içindeyiz. Tüketicimizin ihtiyaçlarını karşılama noktasında, mevzuatın da gerektirdiği düzenlemeler çerçevesinde elimizden gelenin fazlasını yapıyoruz. KMD’nin üyeleri, temel ihtiyaç maddeleri dışında kalan ve nispeten ertelenebilen kategorilerden oluşan bir ürün gamına sahip. Bu nedenle genel ekonomik durum ve tüketicimizin alışveriş alışkanlıklarındaki değişimler bizi çok hızlı etkiliyor. 2019 yılını kendi verimliliğimize odaklanarak geçireceğiz. Yakın gelecekte daha iyi bir ekonomik tablo göreceğimizi umuyoruz.