NielsenIQ’nun Gıda Perakendecileri Derneği’nin 11. Ortak Gelişim Kongresi için hazırladığı “Deneyimden Sadakate, Güven İşin Temelinde: 2026 Alışverişçi, Perakende Trendleri ve Öngörüleri” araştırması, Türkiye’de tüketici davranışlarının hızla değiştiğini, beklentilerin yeniden şekillendiğini ve perakende sektöründe rekabetin artık güven, fayda, içerik ve kişiselleştirme ekseninde ilerlediğini ortaya koyuyor.
İlk bölümünde Nielsen IQ Perakende Paneli verileriyle Perakende ve FMCG gelişimine ayrıntılarıyla yer veren araştırmanın ikinci bölümünde Değişen ve Dönüşen Perakende Trendleri’ne yer veriliyor. Bu kapsamlı çalışma, 2026’ya doğru perakendecilerin strateji yol haritasını şekillendirecek çok önemli içgörüler sunuyor.

Tüketicinin Yeni Değer Öncelikleri: Akılcı ve Fayda Odaklı Alışveriş
Ekonomik şartların etkisiyle tüketiciler artık daha hesaplı, daha kontrollü ve daha planlı hareket ediyor. Araştırmaya göre:
• İsraftan kaçınma ve sadece ihtiyaç kadar satın alma eğilimi yükseliyor. Globalde %52 olan bu davranış Türkiye’de %56.
• Evde daha fazla zaman geçirme, dışarıda tüketimi azaltma davranışı kalıcı hale geliyor.
• Fiyat karşılaştırması yapmak ve indirim takip etmek tüketicinin standart alışkanlığına dönüşüyor.
• Perakendede promosyonlar, Türkiye’de global ortalamanın çok üzerinde etkili. FMCG kategorilerinde promosyonların ciro payı birçok üründe belirgin bir artış gösteriyor.

Yeme-İçme Alışkanlıklarında Büyük Dönüşüm
Araştırma, tüketicilerin hem ev içi tüketiminde hem de ürün tercihlerinde önemli bir değişim yaşandığını gösteriyor:
Ev Yapımına ve Doğala Dönüş
• Mevsimlik ürünleri dondurma, konserve hazırlama, tarhana-mantı gibi geleneksel ürünlere dönüş dikkat çekiyor.
• Evde fermente ürün hazırlama, probiyotik-prebiyotik gıdalara yönelim artıyor.
• Ev yapımı ve yerel üretim, güven arayışının merkezinde yer alıyor.
Hazır ve Pratik Ürünlere İlgi
• Hız ve pratiklik ihtiyacı, dondurulmuş gıdalar ile pişime hazır ürünlerin yükselişini destekliyor.
• Genç ve çalışan nüfusta bu kategorinin güçlü büyüme potansiyeli bulunuyor.
Farklı Mutfaklara Açılma
• Kore ve Meksika gibi dünya mutfaklarına ilgi artıyor.
• Sosyal medya tarifleri ve influencer etkisi tüketim tercihlerinde belirleyici hale geliyor.
İçecek Tercihlerinde “Konservatif Yenilenme”
• Çay, kahve, ayran gibi klasik içecekler baskınlığını koruyor.
• Fonksiyonel içecekler (kefir, kombucha, bitkisel sütler, kolajen-protein destekleri) büyüme potansiyeli taşıyor.
• Tüketici dışarıda içeceğe para vermek yerine, ev içi tüketimi artırıyor.

Evde Daha Fazla Zaman ile Küçük Ev Aletlerinde Büyüme
Ev yaşamının güçlenmesi, mutfak ekipmanlarına olan talebi de arttırıyor. Eylül 2024 ve Eylül 2025 verilerine göre satış artışları şöyle:
• Hamur yoğurma/mutfak yardımcı makineleri: %56
• Otomatik kahve makineleri: %35
• Smoothie / meyve-sebze karıştırıcılar: %30
Güven, Tüketici Davranışının Merkezinde
Tüketici için artık yalnızca “ne tükettiği” değil, “nereden geldiği” ve “nasıl üretildiği” kritik öneme sahip. NielsenIQ verileri, güven arayışının temel nedenlerini şöyle sıralıyor:
• Eski tatların kaybolması
• Gıda zehirlenmesi haberlerinin artması
• Medyada besleyici değer kaybına dair söylemler
• Hastalık artışı algısı
• Ürünlerdeki kimyasal içerik tartışmaları
Bu durum, markaya, tedarik zincirine ve ambalaj içeriğine duyulan güveni kritik bir satın alma faktörü haline getiriyor.

Markaya Güven: Sadakatin Anahtarı
Türkiye’de tüketicilerin %73’ü, “güvenilir marka olmanın çok önemli” olduğunu belirtiyor (globalde %53). Markaya güveni en çok etkileyen unsurlarsa şöyle:
• Ürün kalitesi ve tutarlılık
• Müşteri hizmetleri ile iletişim
• Yerel üretim
• Sosyal sorumluluk
• Çevresel sürdürülebilirlik

Sağlık Odaklı Yaşam: Artan Bilinç ve Yeni Destekler
Evde çocuk olması, sağlık sorunu yaşanması ve sosyal medya etkisi, beslenme kararlarını doğrudan etkiliyor.
• Kilo verme amaçlı ilaç kullanım oranı Türkiye’de %8 düzeyinde; uzman önerisi olursa kullanabileceğini söyleyen tüketici oranı ise %44.
• Vitamin ve takviye gıdalar kategorisi özellikle online kanalda güçlü bir büyüme yaşıyor. Tüketicilerin %22’si 2026 yılında daha çok vitamin ve takviye gıda kullanacağını belirtiyor. Multivitamin, mineral, balık yağı ve kolajen ürünlerinde de dikkat çeken artış söz konusu.

Online Alışverişin Güçlü Performansı
Türkiye, dünya ortalamasının üzerinde bir online alışveriş penetrasyonuna sahip. Haftalık online alışveriş oranı: %62,5 (Globalde %56,5)
Haftalık online FMCG alışverişi: %40,1 (Globalde %28,4)
• Dijital kanallar sadece satın alma değil, ürün keşfi için de önemli bir alan hâline geliyor.
Yapay Zekâ ile Kişiselleştirilmiş Alışveriş Dönemi
Araştırma, tüketicilerin yapay zekâ destekli alışveriş araçlarına açık olduğunu gösteriyor:
• Türkiye’de tüketicilerin %70’i, geçmiş alışverişlerine göre yapılan ürün önerilerini faydalı buluyor.
• %58’i gelecekte ev alışverişlerini yöneten AI araçlarını kullanmaya sıcak bakıyor.
• Yapay zeka ile kişiselleştirme, perakendede müşteri ilişkilerini güçlendirecek önemli bir alan olarak öne çıkıyor.
Ayrıca, ürünlerin temel özelliklerini karşılaştıran dijital sistemler, tüketicinin satın alma olasılığını Türkiye’de %41 arttırıyor. (Globalde, %36)
İçeriğin Gücü: Ambalaj Devrimi
Ambalaj üzerindeki içerik bilgileri, tüketicinin kararını doğrudan etkiliyor. Araştırma, tüketicilerin özellikle şu niteliklere duyarlı olduğunu gösteriyor:
• Organik, vegan, GDO’suz
• İlave şeker/renklendirici içermeme
• Bitki bazlı seçenekler
• Tuz, yağ gibi besin bileşenlerinin seviyeleri
• Diyet uyumluluğu (Akdeniz diyeti, pesketaryen vb.)
Bu trend, perakendecilerin ürün ambalajlarında şeffaflık ve standartlaştırılmış içerik iletişimi yapmalarını kritik hale getiriyor.
2026’ya Doğru Perakendenin Yeni Dönemi
Araştırma gösteriyor ki Türkiye’de tüketicinin gündemini artık 4 ana eksen belirliyor:
• Akılcı & Fayda Odaklı Alışveriş
• Değişen Tüketici Değerleri ve Sadakat
• Segmentasyon & Kişiselleştirme (AI)
• İçeriğin Artan Önemi
Türkiye perakendesi için bu trendler; daha şeffaf, daha hesaplı, daha kişiselleştirilmiş ve güven temelli bir rekabet dönemine işaret ediyor. Perakendecilerin bu dönüşümü doğru okuyarak stratejilerini güçlendirmeleri, tüketici ile daha kalıcı bağlar kurmalarının anahtarı olacaktır.






