1990 yılından günümüze sürdürülebilirliği odağına alarak faaliyetlerini sürdüren Metro Türkiye, dünya çapında en önemli gündemlerden biri olan gıda atıklarıyla mücadele kapsamında yeni bir projeye daha imza attı. Birleşmiş Milletlerin 17 kalkınma hedefi arasındaki “atıkların azaltılması” konusunda çalışan uluslararası “10x20x30 Gıda Kayıp ve Atıkları ile Mücadele Girişimi”ne katılan Metro Türkiye, 20 tedarikçisi ile birlikte 2030’a kadar gıda atıklarını yüzde 50 oranında azaltmayı hedefliyor. Hedefe ulaşmak için Metro’nun global Accelerator programıyla desteklenen, Fazla Gıda ile birlikte tedarikçilere eğitimler verilecek ve tedarikçiler 2021 yılının Haziran ayından itibaren gıda atıklarını azaltma hedefine ulaşmak için çalışmalara başlayacak.
30 yıldır Türk mutfak kültürünü korumak ve gelecek nesillere aktarmak amacıyla gerçekleştirdiği tüm faaliyetlerinin merkezine sürdürülebilirliği koyan Metro Türkiye, gıda atıklarıyla mücadele kapsamında 2015 yılından bu yana yürüttüğü çalışmalarına yenisini ekledi. Metro Türkiye, bu kez Türkiye’nin önde gelen markalarının da aralarında bulduğu 20 tedarikçisi ile birlikte uluslararası “10x20x30 Gıda Kayıp ve Atıkları ile Mücadele Girişimi”ne katıldı.
Metro Türkiye, gıda atığı çalışmaları kapsamında sektördeki öncülüğü ile beş yılı aşkın süredir yüz binlerce öğüne denk gelen gıdaları atık olmaktan kurtararak ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor, araştırmaları ve çalışmalarıyla kamu kurumlarının yönetmeliklerine temel oluşturuyor, otel-restoran-kafe işletmelerini de atık ve kayıplarla ilgili bilgilendirerek farkındalık yaratıyor. Şirket, gıda atıklarıyla mücadele kapsamında attığı bu adımla, Birleşmiş Milletler’in 17 kalkınma hedefi arasında yer alan “12. Sorumlu Üretim ve Tüketim” hedefi kapsamındaki “atıkların azaltılması” için tedarikçi ekosistemini harekete geçirerek 2030’a kadar gıda atıklarını yüzde 50 oranında azaltmayı amaçlıyor. Metro Türkiye aynı zamanda uluslararası organizasyonu Metro AG’nin faaliyet gösterdiği 34 ülke içerisinde bu girişime dâhil olan ilk Metro ülkesi oldu. Hedefe ulaşmak için yapılacak çalışmalar kapsamında tedarikçilere mart ayından itibaren Fazla Gıda ile beraber eğitimler verilecek. Metro Türkiye bu eğitimlerde atık azaltma yöntemleri konusunda içerikler hazırlayarak tedarikçilerini atıklarını nasıl yönetebilecekleri ve nasıl ölçümleyebilecekleri konusunda bilgilendirecek. Ayrıca küresel Gıda Kayıp ve Atık Ölçüm ve Raporlama standartlarına (FLW protokolü) uygun şekilde atık ölçümü yapacak bir metodu da tedarikçileriyle paylaşacak. Daha sonra tedarikçiler, atık ölçümlerini yaparak atıkların kaynağını tespit edecek, temel nedenlerini belirleyecek ve haziran ayı itibarıyla çalışmalara başlayacak.
“Gıda Atıklarına Karşı Tüm Paydaşlarla Birlikte Adım Atmak Büyük Önem Taşıyor”
Konuyla ilgili açıklama yapan Metro Türkiye CEO’su Sinem Türüng şunları söyledi: “Gelecek nesillerin ihtiyaçlarını karşılayacakları doğal kaynakları korumak ve zarar vermeden geleceğe taşımak gıda perakendecisi olarak bizim en önemli sorumluluk alanlarımız arasında yer alıyor. Üstelik gıda atıkları, gıda maliyetlerini artırarak ekonomiyi de olumsuz etkilediği için bu konuda tüm paydaşlarla birlikte adım atmak büyük önem taşıyor. Metro Türkiye olarak biz de atık yönetimi süreçlerini tedarik zincirimizin tüm halkalarına odaklanarak operasyonlarımızdan sektöre kadar uzanan bütüncül bir yaklaşımla yönetiyoruz. Gıda atığıyla mücadele sürecimizi üç adım üzerine inşa ettik. İlk adımı kendi operasyonlarımızda gıda atığını azaltan projelere başlayarak attık ve bugüne kadar 800 tona yakın gıdayı çöp olmaktan kurtararak ihtiyaç sahiplerine ulaştırdık. İkinci adımda sektöre öncülük eden ve geniş kitlelere yaydığımız bilinçlendirme projeleri ile gıda atığına karşı mücadele ettik. TÜBİTAK ile Türkiye’de ilk defa gıda kayıplarının bilimsel verilere dayanarak fiziksel olarak ölçümlemesini de yaparak “Türkiye’de Meyve Sebze Tedarik Zincirinde Yaşanan Kayıp Miktarlarının Belirlenmesi” araştırmasını yaptık. Bu girişimi takiben otel ve restoranlarda atıkların ölçümleme çalışması yaptık ve atığın oluştuğu kritik yerleri Horeca sektörüyle paylaşarak menü planlamadan stok yönetimine veya tabak büyüklüğüne kadar atık yönetimi konusunda bilgilendirme çalışmaları yapıyoruz. Bu yıl itibarıyla da üçüncü adımı atarak gıda atıklarını tedarik zincirinde de azaltabilmek amacıyla Dünya Kaynakları Enstitüsü (WRI) tarafından yürütülen 10x20x30 Gıda Kayıp ve Atıkları ile Mücadele Girişimi’ne katıldık. Sektöre örnek olacak çalışmalara imza atarken bu konuda tüm paydaşlarımızı da dâhil ederek daha yaşanabilir bir dünya için çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğiz.”
Reis Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Reis, projeye dahil olmaları ile ilgili olarak şu açıklamada bulundu: “Dünyanın ortak sorunu haline gelen gıda atığı özelinde yapılan her çalışmanın kapsamı ne kadar geniş tutulursa o kadar etki yaratacağı düşüncesindeyiz. Geleceğimize yaşanabilir bir dünya bırakmak adına yapılan bu kıymetli çalışmada Reis olarak yer almaktan dolayı gurur duyarız.”
Eker Süt Ürünleri Yönetim Kurulu Üyesi Nevra Eker projeyle ilgili şu açıklamalarda bulundu; “Eker süt ürünleri olarak raf ömrü kısa taze süt ürünleri üretiyoruz. Tedarik zincirinde soğuk zinciri özenle korumak, teknoloji ve büyük veriyi en iyi şekilde kullanarak daha iyi planlama yapmak, sipariş ve lojistik süreçlerini geliştirerek kayıp ve israf azaltmak mümkün. Günümüzün dünyasında kaynaklar ve bu kaynakların kullanımıyla ilgili sorumluluk tüketiciye, üreticiye ve satıcıya, hepimize ait. Gıda atığı sorununun çözümü için perakendeci ve tedarikçinin bir araya gelmesiyle çok büyük yol alabileceğimize inanıyoruz. Değerli ortağımız Metro Türkiye’nin bu konuda öncülük ederek, kurumları bir araya getiren “10x20x30 Gıda Kayıp ve Atıkları ile Mücadele Girişimi” projesini destekliyor ve bu projenin bir parçası olmayı çok önemsiyoruz.”
Barilla Gıda Genel Müdürü Piero Mirra ise proje ile ilgili; “Günümüz gıda sisteminin karşısındaki en önemli ikilemlerden biri, dünya üzerinde gıdaya erişemeyen, açlık ve yetersiz beslenmeden muzdarip 1 milyara yakın insan bulunurken, üretilen toplam gıdanın üçte birinin tarlada üretim aşamasından sofrada tüketim aşamasına dek bir şekilde kayıp veya israf edilmesidir. Hem insanlığın hem gezegenimizin iyiliği için bu tabloyu düzeltmek hepimizin sorumluluğu. Barilla Gıda ve Beslenme Vakfı (BCFN) ve The Economist Intelligence Unit (EIU) tarafından hazırlanan Gıda Sürdürülebilirlik Endeksi’nde de açıkça belirtildiği üzere, gerek küresel çapta gerek ise Türkiye’de gıda kaybı ve israfı alanında atılması gereken önemli adımların olduğunu görüyoruz. Bu kapsamda, BM, FAO ve BCFN tarafından belirlenen prensip ve hedefler doğrultusunda, Türkiye’de uzun süredir gıda israfına karşı gerek şirket içi kendi tedarik zincirimizde gerek ise topluma yönelik olarak önemli girişim ve projeler yürütüyoruz. Metro’nun bu inisiyatifinde de projenin paydaşlarından birisi olmayı, gıda israfıyla mücadelede sektörel iş birliğinin gereği ve sorumluluğumuz olarak görüyoruz.” açıklamasında bulundu.
Metro Türkiye’nin başlattığı girişime katılan tedarikçiler arasında Unilever, Peyman, Reis, Trakya Et-Polonez, Barilla, Akgıda, Abba, Ettat, Melodi, Kılıç, Chef Seasons, Erüst, Aydın Kuruyemiş, İstanbul Gıda – Yurt konserve, Tukaş, Sultansu, Hermos, Eker, Dal Mantar ve Orhan Reis yer alıyor.
2015 Yılından Bu Yana Gıda Atıklarıyla Mücadeleye Devam Ediyor
Atık yönetimi süreçlerini tedarik zincirimizin tüm halkalarına odaklanarak operasyonlarından sektöre kadar uzanan bütüncül bir yaklaşımla ele alan Metro Türkiye, 5 yılı aşkın bir süredir çok önemli projelere imza atıyor.
Bu amaçla Metro’nun global Accelerator programıyla desteklenen Fazla Gıda ile birlikte son kullanma tarihi yaklaşan ve tüketilebilir durumdaki gıdaları bağışlıyor. Bugüne kadar yaklaşık 1,8 milyon öğüne denk gelen 789,5 ton gıdayı çöp olmaktan kurtararak ihtiyaç sahiplerine ulaştıran Metro Türkiye, TÜBİTAK ile 2016 yılında Türkiye’de ilk defa gıda kayıplarını bilimsel verilere dayanarak fiziksel olarak ölçtü. “Türkiye’de Meyve Sebze Tedarik Zincirinde Yaşanan Kayıp Miktarlarının Belirlenmesi” araştırmasının sonuçları T.C. Ticaret Bakanlığı’nın 3 Ekim 2017 tarihinde yayımlanan “Sebze ve Meyvelerin Toptan ve Perakende Ticaretinde Uyulması Gereken Standart Uygulamalara İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Tebliğine” de temel oluşturdu.
Ev dışı tüketim sektöründeki yüksek gıda atık ve kayıpları ile ilgili 2017 yılında kamuoyunda farkındalık yaratan Metro Gıda Hareketi’ni başlatan Metro Türkiye, sektörde öncü 50’nin üzerinde şef ve restoran işletmecisiyle güçlerini birleştirdi. Metro Türkiye ayrıca Horeca (otel, restoran, kafe) müşterileri için de özellikle atıkları azaltma konusunda 2018 yılından bu yana çeşitli çalışmalar yapıyor. Bu kapsamda pilot olarak seçtiği otel ve restoranlarda atıkları ölçüyor. Ölçüm sonuçlarını Horeca sektörüyle paylaşarak menü planlama, stok yönetimi, tabak büyüklüğüne kadar kapsamlı önlemlerle atıkları nasıl azaltabilecekleri konusunda yol gösteriyor.