McKinsey & Company, “Sonraki Normal” (The Next Normal) adını verdiği yeni analiz serisinin Nisan edisyonunda ‘Alışverişin Geleceği’ne odaklanıyor ve 4 McKinsey liderinin 2030’a odaklandığı görüşlerine ve öngörülerine yer veriyor. Edisyonda ayrıca Pyaterochka CEO’su Sergei Goncharov, Salesforce.com’dan Brian Solis ve Tiger of Sweden CEO’su Linda Dauriz’le 2030 alışveriş deneyimleri çerçevesinde gerçekleştirilen video röportajlarının özetleri de yer alıyor.

Covid-19 pandemisi, perakendenin oyun tahtasını sıfırladı. Müşterileriyle dijital, çoklu kanal ve mağaza teknolojilerine yatırım yaparak iletişim kuranlar en başarılı perakendeciler olacak. McKinsey’nin bu yayını “Sonraki Normal”, önümüzdeki on yılın alışverişçisini ve perakende teknolojilerini keşfediyor.

2030’da Çoklu Kanal Alışverişi
4 McKinsey liderinin perakendenin geleceği hakkındaki öngörüleri

E-ticaretin durdurulamaz yükselişi, sofistike tüketici analizleri, kişiselleştirilmiş ses ve kokular, kıyafet tercihlerinizi bilen dijital mankenler, otomatik eve teslimat… Bunlar, önümüzdeki yıllarda alışveriş deneyimini şekillendirecek unsurlardan sadece birkaçı. Perakendenin geleceğini McKinsey liderlerinin paylaştığı bakış açılarından görelim.

Fijital Alışveriş Deneyimi
Eric Hazan: Fijitalin dünyasına giriş yapıyoruz. Fiziksel ve dijitalin bir araya geldiği ne fiziksel ne dijital fakat ikisinin tamamen bağlı olduğu bir dünya.

Praveen Adhi: Fiziksel mağazalardaki trafik, neredeyse kesinlikle kalıcı olarak azalacak.E-ticarete geçişi gördüğünüz gibi, ister beş, ister on veya 15 puan olsun, müşterilerinizin bir kısmı mağazaya geri gelmiyor veya en azından aynı sıklıkta gelmiyor. Bu nedenle geldikleri her seferin değerini en üst düzeye çıkarabilmek, inanılmaz derecede önemli olacak.

Kelsey Robinson: Bence, 2030 yılında bir müşteri için bir mağazaya girmek, gerçekten entegre bir deneyim olacak. Yani bana yakın bile olmayan, sosyal medyadan ya da arkadaşlardan ve aileden gelen yönlendirmeler, bir şekilde bu mağazaya entegre edilecek.

Sajal Kohli: Hem insan hem de sermaye harcaması anlamında, gerçek mekânda faaliyet gösteren fiziksel mağazalardan uzaklaşıp onu teknolojiye dönüştürmek için çok fazla kaynak yatırımı gerekiyor.

Eric Hazan: Asya’da kozmetik ürünlerin %30 ila 40’ından fazlası online olarak satılıyor. Bu oran gelecekte daha da artacaktır. Bu nedenle, bundan on yıl sonra, özellikle belirli ürün kategorileri için asıl satış online’da gerçekleşecek ve fiziksel mağazalar sadece “showroom” olarak kullanılacak.

Sadece Sizin İçin Tasarlanmış Bir Mağaza
Kelsey Robinson: Bence 2030’da alışveriş, inanılmaz derecede kişiselleştirilmiş olacak. Mağazadaki satış, sanki mağaza benim arkadaşım ya da kişisel stilistimmiş gibi hissettirecek.

Sajal Kohli: İçeri girer girmez, en son ne zaman orada olduğumu bildikleri için, eksiklerimin ve ihtiyaçlarımın ne olduğunu tam olarak bilecekler. Tek onay vermeniz gereken soru, “İşte evinizde bitmiş olanlar. Onları sizin için tekrar hazırlayalım mı?” olacak. Fakat bu bir mağazaya gitmem için ana neden olamaz çünkü bunu mobil cihazımdan da yapabilirim öyle değil mi? Beni mağazaya ancak “Yeni ürünler, yeni markalar, sadece sizin için, özelleştirilmiş, kişiselleştirilmiş. Gelip bir bakın” diyerek çekebilir.

Eric Hazan: Analitiğe yatırım yapmazsanız, kişiselleştirmeye yatırım yapmazsanız, diğerlerinin yaptığı yatırımların inşa edeceği bariyerler, çok yüksek olacaktır.

Praveen Adhi: Artık mağazada duyduğunuz sesleri ve kokladığınız kokuları kişiselleştiren mağazalar var. Doğru ürünü çok daha hızlı bulmanıza yardımcı olmak için çalışanlarının sizin hakkında bildiklerini kişiselleştiriyorlar. Kim olduğunuza ve elinizde ne tuttuğunuza bağlı olarak giydiklerini hızla değiştiren dijital mankenler göreceksiniz. Ürünle etkileşim kurmanıza, dokunmanıza, hissetmenize ve tanımanıza yardımcı olacak çok daha fazla mağaza içi deneyim göreceksiniz. Ancak ürünü satın almaya gittiğinizde, bugün yaptığınız gibi, olduğu yerden alıp ön kapıdan çıkmıyor olabilirsiniz. Ürün arka kapıdan gelebilir ya da sizinle arabanızda veya evinizde buluşabilir.

Kelsey Robinson: Ben ayrıca kişiselleştirmenin daha önce gerçekleşebilecek bir 2030 konsepti olduğunu düşünüyorum. Ben Kelsey, ürünlerimin teslim edilmesini nasıl isterim ve bir perakendeci bunu önceden nasıl bilir ve kendi kanalları veya ortak kanalları aracılığıyla onları tam kapıya veya konuma daha hızlı ulaştırır?

Sürdürülebilirlik, Topluluk ve Eğlence
Eric Hazan: Bazı ülkelerde -Avrupa’da birkaç ülkede- tüketicilerin neredeyse dörtte biri, kendilerine sunulan ürünlerin sürdürülebilir olduğunu düşünmeselerdi, mağazalarını değiştirirdi. Bugün hijyen, organik ürünler ve sürdürülebilirlikle uğraşmak ve bunlara odaklanmak eskisinden çok daha önemli. Dolayısıyla bu da perakendeciler için başka bir karmaşıklık katmanı.

Praveen Adhi: Müşteriler, internetten alışverişe alıştıkça onları mağazaya getirecek olan şey ne olacak? Markayla etkileşimi artırmayı, ürün bilgisi vermeyi, mağazayı eğlenceli bir deneyim haline getirmeyi ve bu deneyimdeki tüm sorunları ortadan kaldırmayı nasıl başarmayı planlıyorsunuz?

Sajal Kohli: Düşünmeniz gerekiyor: Deneyim yaratmanın farklı eksenleri nelerdir? Değer teklfiniz ne olacak? Tüketicilerin size sadık olup olmadıklarının gerçek nedeni olacak farklılaşmanızın temeli ne olacak?

Kelsey Robinson: Tüketici deneyiminin her bir unsurunu kazanmaya çalışmayın. Markanızın gerçekten öne çıkabileceğine inandığınız birkaç alanı seçin.

Daha fazlası için>> The Next Normal: The Future of Shopping: Technology Everywhere